Son dakika haberi bulunmamaktadır.   Senoz Esnaf  
Senoz Deresi
Anasayfa | Haber Ara | Foto Galeri | Videolar | Animasyonlar | Anketler | Sitene Ekle | Mesaj Gönder | Sohbet | MircScriptİndir

HABER ARA


Gelişmiş Ara

EN ÇOK OKUNANLAR

Kriz, hemşehrilerimizi de vurdu!

İstanbul'da iş hayatını sürdüren hemşehrilerimizle görüşmelerimiz devam ediyor. Bu defaki misafirimiz, İstanbul Çağlayan'da mobilyacılık yapan Senoz Mobilya'nın sahipleri... Çayeli, Ormancık Köyünden (Arekner Mahallesi) İstanbul'a gelen hemşehrilerimiz, ekonomik krizin kendilerini de etkilediğini ifade ediyorlar.

Kategori  Kategori : Röportajlar
Yorumlar  Yorum Sayısı : 0
Okunma  Okunma : 2594
Tarih  Tarih : 11 Nisan 2009, 23:04

12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

Senoz Mobilya'nın sahiplerinden Nuri ve Faruk Sayın'la yaptığımız görüşmeyi sunuyoruz:

*Senoz Mobilya ve Dekorasyon ne zaman kuruldu?
Babam Mustafa Sayın, 1970 yıllarında bu işe Çayeli'nde başlamış. Daha sonra 1978 yılında İstanbul Gayrettepe'de bir inşaatın altına makinaları getirmiş. Daha sonra o inşaatın kapı ve pencere doğramalarını yaparak mesleğini İstanbul'da sürdürmüş. Sonra atölyeyi Çağlayan'a taşımış, 1982 yıllarında da Çağlayan'da kendi evimizi yaptıktan sonra evin altına atölyeyi kurmuş. 2008'in başına kadar orada çalıştık. Daha sonra işlerimiz arttı, yeni makinalar aldık, yerimiz de küçük gelince Hürriyet Mahallesi, Taşocağı Caddesi, Okul Sokak, No: 22 Çağlayan, Kağıthane adresindeki, 1000 metrekarelik bu yeni yerimize taşındık. Şu anda faaliyetlerimize burada devam ediyoruz.

*Senoz Mobilya olarak ne gibi işler yapıyorsunuz?
Asıl uzmanlık konumuz ahşap doğrama. Bu atölye doğrama üzerine kuruldu. Fakat, plastik doğrama çıkınca ahşap doğrama işleri bitti, mobilya işine dönmek zorunda kaldık. Sipariş üzerine çalışıyoruz. Mutfak dolabı, banyo dolabı, kapı, her türlü mobilya iskelet hariç, bir evin ne ihtiyacı varsa hepsini yapabiliyoruz. Merdiven yapımında iddialıyız, ahşap merdiven, çelik omurgalı merdiven gibi. Talep olunca laminant parke de yapıyoruz.
Panel ebatlama makinası, kesilen suntaların kenarına pvc kaplama, cnc tezgâh, pres ve bir mobilyacıda olması gereken bütün makinalarımız var. Dışarıdan bazen bu makinalara iş geliyor, onları da yapıyoruz.

*Kriz işlerinizi nasıl etkiledi?
İşlerimiz geçtiğimiz yıllarda daha güzeldi. Fakat bu seneki gibi işlerin bozulduğu günleri ben hiç görmedim. Son iki ay yani küresel krizin bizi de etkilemesinden sonra işler aşırı derecede düştü. Dönen çekler, tahsitalat yapamam... İş yapıyorsun, ama tahsilatta çok büyük zorluklar yaşanıyor. Allah hayırlı eder inşallah.
Yazın Ağustos aylarında günlük çektiğimiz plaka sayısı 60-70'ken bugün 10-15 tane oluyor. Bazen 3 gün boş kalıyoruz. Aşağı yukarı yüzde 90 işlerde düşüş var. Eskiden 10 kişiye iş yapardık, bunun 7'sinden tahsilat yapamazsak, 3'ünden yaptığımız tahsilatla ufak tefek çarkımız dönüyordu. Bugün yaptığımız iş sayısı da düştü. 3 kişiye iş yapıyorsun. Tahsilat yapamayınca işleri döndüremiyorsun. İşler zor bir döneme girdi. Tahsilat yapmak çok zorlaştı. Birçok makina aldık. Şimdi makinaların borcunu ödemeye ve makinaları kaybetmemeye çalışıyoruz. 17 kişiyi çalıştırıyoruz. Makinaları toplam 220 bin Euro civarında aldık. Bu çalıştığımız yeri işletmeye açmak için yaptığımız havalandırma ve diğer masraflar ile bu rakam 300 bin Euro'ya yaklaştı. Yüklü bir giderimiz var. Makinaların borcu, çalışanlarımızın maaşı, sigortası, yemeği, günlük iş yeri gideri gibi epey bir giderimiz var yani. Bir sene daha sıkıntımız var. İnşallah ondan sonra rahatlayacağız.

*Durgunluğun gerçek sebebi kriz mi?
Ben bu durgunluğu aslında krize de bağlamıyorum. Mantığımı yürütüyorum; şimdi evine bir dolap yaptıracak olan adamın parası hazırdır. Veya ne bileyim işçidir. Bu adam 100 lira alıyordu, 50'ye düşmedi ki yine 100 lira maaş alıyor. Medya, muhalefet partileri ve çeşitli çevreler yaygarayla insanlarda psikolojik bir baskı oluşturdu. Bu baskı sonucunda bu durgunluğu yaşadığımızı düşünüyorum. Hepsini ne derece küresel krize bağlamak doğru onu da bilmiyorum.

*Doğalgaz ve elektrik zammı nasıl etkiledi?
Sigortanın işveren payı gerçekten yüksek. Şimdi 17 kişi çalıştırıyorum, ayda yaklaşık 5-6 bin lira sigortası tutuyor. Devlet bunu indirebildiği kadar minimuma indirse, herkes sigortalı olsa iyi olmaz mı? Şimdi böyle olunca ne oluyor? Sigortasız işçi çalıştırılıyor. Sonuçta devlet, en çok da insanımız zarar görüyor. Doğalgaza yapılan zamlardan önce ısınabiliyorduk, şimdi ısınamıyoruz ve ayda 400-450 lira doğalgaz faturası ödüyoruz. Elektrik desen hakeza. Elektrik zammından önce faturamız 1200-1300 lira geliyordu. Şimdi iş olmadığı halde 1700-1800 lira geliyor. Şimdi eski yıllardaki gibi para kazanma durumumuz yok. İşlerimiz az ve kâr marjımız düşük. Mecburen çok iş yapıp az kazanmak, sürümden kazanmak bu devrin bir özelliği oldu.

*Teknolojideki gelişmeler sizin işlerinizi de etkiliyor mu?
Bizim işlerle ilgili pratik makinalar çıktıktan sonra vatandaşımız da marangozluğa soyunabiliyor artık. Geliyor, parçaları burada kestiriyor, gidiyor evinde kendi vidalayabiliyor, montajını yapabiliyor. Biz kendimiz bile yapıyoruz. Adam geliyor burada bağlantı yerlerini açıyoruz. Gidiyor orada iki dakikada monte ediyor. Bir IKEA sistemi, Koçtaş sistemi gibi yapıyoruz yani. Haliyle bu teknolojik gelişim bizim işlerimizi de şimdilik çok olmasa da biraz etkiledi.

*Montajı kolay yapılan ürün üretmeyi düşünüyor musunuz?
Montajı kolay yapılacak mobilya, masa, dolap vb eşyaları yapmayı düşünüyoruz. Aslında bu konuda mağaza açmayı düşünüyorduk. Ama bugünün şartlarında cesaret edemiyoruz. Mağazanın maliyeti yüksek olacak. Ekonomi nasıl olacak? Bilmediğimiz, daha doğrusu önümüzü göremememiz için ürküyoruz, erteliyoruz.

*Hükümet KOBİ'ler için destek paketi açıkladı, siz bu krediden yararlanıyor musunuz?
Yetkililer çıkıp 'Cansuyu Kredisi' veriyoruz diyorlar. Ben de gittim, Halkbank müdürüyle görüştüm. Kredi talep ettim. Müdürün bana dediğine göre, kredi alacak KOBİ'nin vergi borcu olmayacak, SSK borcun olmayacak, Bağ-Kur borcu olmayacak? Ben de müdüre dedim ki; 'O zaman siz ihtiyacı olana para vermiyorsunuz. Adamın ihtiyacı olacak, sizden kredi alacak.' "Siz bir banka müdüründen duydunuz mu? dedi." Ben de 'duymadık' dedim. "O zaman siyasî diyor." Nasıl olacak bilmiyorum. Siyasiler sürekli açıklamalar yapıyorlar ama ortada birşey yok. Kredi alabilmek için KOSGEB'e üye olduk, fakat yine bir netice alamadık.

*Sizi en çok inşaat sektörünün durması mı etkiledi?
İnşaat sektörü bütün işlerin anası. İnşaat sektörü durdu mu bütün sektörleri etkiliyor. Bizim işimizde inşaat sektörüne dayalı bir sektör. Genelde kış aylarında bizim işlerde bir düşüş olur zaten. Yani rutindir, fakat bu denli değil. İşlerde düşüş olurdu, ama yaptığın işin karşılığınıda alırdın hiç değilse.

*Peki hükümetin ne yapmasını istersiniz?
Ben hükümetten ekonomik krizide göz önüne alarak, devlet bankalarının esnek olmasını ve ihtiyacı olana kredi vermesini sağlamasını istiyorum.
SSK, Bağ-Kur sigorta borcu olmayan adamın zaten parası vardır ve zamanında ödeyebiliyordur. Aslında devletten çok da birşey istemiyoruz. Biraz destek olsun krizi aşana kadar. Hibe istemiyoruz. Bize 50-100 bin lira kredi versin. Sonra bizden geri alsın. Fakat şartlarını biraz yumuşatsınlar. Dayısı, amcası olana değil; ihtiyacı olana versinler. Burada 17 kişi çalışıyor, hepsi evli 4'er kişiden hesaplarsak yaklaşık 100 kişi buradan ekmek yiyor. Son iki haftada haftalık veremiyorum. Yarım yarım veriyorum haftalıkları. Hafta içi gelenlerden alıp tamamlamaya çalışıyorum bir şekilde. İki üç aydır evimin doğalgaz parasını ödeyememişim. Çalışanlarımı mağdur etmek istemiyorum. Çalışan adamın teri kuramadan parasını vereceksin. Herkes buraya bakıyor, başka geliri yok ki adamın. Bütün umut burda, yani bir şekilde çalışacak, dönecek. Vatandaş da ekmek yiyecek. Herkesin çoluk çocuğu var. Sen çalıştır çalıştır hafta sonu param yok, olmaz ki!
*
senozderesi.com haber merkezi/ 24.01.2009



















Yazdırılabilir Sayfa Yazdırılabilir Sayfa | Word'e Aktar Word'e Aktar | Tavsiye Et Tavsiye Et | Yorum Yaz Yorum Yaz

Röportajlar

En Çok Okunan Haberler

Umut yarını değiştirme çabasıdır!07 Temmuz 2019
RadyoSenoz
 
İSTEK GÖNDER

FOTOĞRAF GALERİLERİ

Yayınlanan yazıları kaynak göstererek yayınlamak serbesttir. © Copyright 2004-2009
Yazar Girisi | Altyap: MyDesign Haber