Son dakika haberi bulunmamaktadır.

Senoz Esnaf

SENOZ'UN SESİ

• Anasayfa
• Biz kimiz?
• Haberler
• Röportajlar
• Senoz Turnuva
• Köylerimiz
• Çayeli
• Rize
• Sohbet Odası
• Gurbetçiler
• Rize Siteleri
• Senoz Rehber

HABER ARA

-- Tüm Kategoriler --HaberlerRöportajlarSenoz Turnuva- Turnuva 2011- Turnuva 2010- Turnuva 2009- Turnuva 2008- Turnuva 2007- Turnuva 2006Köylerimiz- Başköy- Buzlupınar- Çataldere- Çukurluhoca- Gürpınar- İncesu- Kaptanpaşa- Madenköy- Ormancık- Seslidere- Uzundere- Yenice- YeşiltepeÇayeliRizeKöşe Yazıları Gelişmiş Ara

*Sizi tanıyabilir miyiz?

Rize, Çayeli ilçesinin Kaptanpaşa nahiyesinin Yenice Köyünden "Zilep" sulalesinden Serdar Yalçınkaya. 15 senedir fırın makinaları imalatı yapan TOYA makinalarında çalışıyorum. 35 senelik bir firma burası. Lise eğitimimi Türkiye’de tamamladıktan sonra üniversite eğitimi için İngiltere’ye gittim. Üniversite eğitimimi bitirdikten sonra 1997 yılında Türkiye’ye döndüm. 14 yıldır TOYA Makine’de çalışıyorum. Ağırlıklı pazarlama ve mali işler konusunda çalışıyorum. Son 3.5 yıldır babamın vefatından sonra işi yönetmeye çalışıyorum. Babam 1951 yılında İstanbul’a gelmiş. Yani 15 yaşında İstanbul’a gelmiş.

*Sadece fırın makinesı mı üretiyorsunuz? Başka bir iş konunuz var mı?

Çeşitli zamanlarda çeşitli iş kollarında faaliyetlerimiz oldu. Şu anda 3 tane daha şirketimiz var. Bir şirketimiz Toya Makine, Naya İnşaat, bir tane de CNC inşaat madencilik ifirmamız var. Maden işleriyle ilgili faaliyetlerimiz var.

*Rize'ye, Senoz'a, köyünüze gidebiliyor musunuz?

Şimdi gidiyorum, ama sık değil. Geçenlerde Rize'ye gittim iş için. Rize merkeze, oradan Çayeli'ne gitmeden olmaz, Lale Lokantasında bir kuru fasulye yedim, geri geldim Trabzon'dan uçakla geri döndüm. Ama köye çıkamadım. Köyü çok seviyorum fakat çok sık da gidemiyorum. İnsanın hayatında sorumlulukları olduğu zaman özel zevklerine ayıracak zaman senin kontrolünde değil. Herkes diyorki "Sen patronsun, gidersin." İşler öyle olmuyor. Sen patron da olsan, çalışan da olsan eğer sorumluluğun senin haytını yönetiyorsa "Ya gideyim de orda bir gece kalayım" demek olmuyor.
En son köyde 2 sene önce yazın 3-4 gün vakit geçirdim. Bana hava atıyorlar, dağ bayır, yayla tarla dolaştım. Benim 15 gün işten ayrılacak sürem yok. Ben öyle 15 gün hayatımda tatil yapamadım. Son 4 senedir babamın vefatından sonra öyle bir şansım kalmadı zaten.

*Peki fırıncılarla aranız nasıl?

Benim fırıncılarla aram iyi, onlara sormak lazım. Benim meslek grubum onlar. Hemşehrilerimiz olanlar var, Erzurum, İspirli olanlar var.

www.senozderesi.com’u takip edebiliyormusunuz?

Sürekli takip ediyorum. Çok güzel bir hizmet yapıyorsunuz. Başarılarınızın devamını diliyorum.
***

TOYA Makinayı tanıyalım
TOYA 35. YILINDA
Ekmek, sofrafızdaki en temel gıdalardan biridir. Ve diğer gıdalardan farklı bir öneme sahiptir. Bizim kültürümüzde kutsaldır ekmek; onun üzerine yemin edilir. Yere düştüğünde öpüp başımıza koyarız. İsraf deyince de akla ilk o gelir. Diğer gıdaların israfı da sözkonusu olsa, bir sembol olarak en çok ekmek israfından bahsedilir.
Hayatımızda ve kültürümüzde böyle önemli bir yer tutan ekmek üretimi de bu öneme yakışır, bu değere layık bir süreç izlemek durumundadır. Kullanılan malzemeyle, işçiliğiyle, sağlıklı ve hijyenik koşullarda halkımıza en iyi şekilde sunulmalıdır. Artık tamamen insan emeğine dayanan ve geleneksel yöntemlerin kullanıldığı üretim metodu hem ihtiyaca cevap vermekten uzak hem de çağın gerekleri karşısında yetersiz kalmaktadır. Artan nüfus, değişen tüketici talepleri, başta ekmek olmak üzere unlu mamül üretiminde teknolojiyi kullanmayı zorunlu kılmaktadır.
Ülkemizde, ekmek ve unlu mamül üretiminde teknolojiyi devreye sokan, üreticilere daha kaliteli ve rantabl bir hizmet üretme imkanı tanıyan kurumların başında da bu yıl 35. yılını kutladığımız TOYA gelmektedir.
1976 yılında merhum Naci Yalçınkaya tarafından “unlu mamül üreticilerini yirmi birinci yüzyılın imkânlarıyla buluşturmak” misyonuyla kurulan TOYA, onun öncülüğünde sektöre birçok yenilik kazandırmıştır. Bugün itibariyle kalitesi ve hizmet anlayışı sebebiyle ülkemizin dört bir yanındaki unlu mamül üreticilerinin en çok tercih ettikleri ve güvendikleri marka olarak adeta “Türkiye’nin ekmek teknesi” konumundadır.
Kurulduğu günden beri müşteri odaklı hizmet anlayışıyla çalışan TOYA’nın en temel farkı ve özelliği, kurucumuz Naci Yalçınkaya’nın Almanya’daki çalışma ve deneyimlerini ülkeye döndükten sonra buranın ihtiyaçlarını dikkate alarak üretim yapmasıdır. Bu anlamda TOYA, kurulduğu günden beri teknoloji kopya etmektense kendine özgü bir teknoloji geliştirmeye çalışmış ve bunda da başarılı olmuştur. Bugün birçok farklı firma tarafından üretilen makinaları ilk olarak TOYA tasarlamış ve üretmiştir.
Sadece yurtiçi pazarda değil yurtdışında da önemli başarılara imza atan TOYA, farklı ülkelerdeki yatırımları ve yaptığı ihracatlarla hem uluslararası kalitede üretim yaptığını kanıtlamış hem de daha önemlisi o yıllardaki özellikle Avrupa ülkelerinde Türk mallarına karşı varolan önyargıların değişmesine de katkı sağlamıştır.
Sonuç olarak, AR-GE’ye verdiği önem, fiyat rekabeti için kaliteden taviz vermeyen yapısı, sektöre kazandırdığı yenilikler ve satış sonrası hizmet anlayışıyla TOYA, 35 yılın tecrübesi ve birikimiyle sektörün öncüsü olmaya, unlu mamül üreticilerini en yeni teknolojilerle ve en kaliteli hizmet anlayışıyla buluşturmaya devam edecek.
35. yılımızı yaşamanın gururunu yaşarken, bize bu gururu yaşatan müşterilerimize de TOYA ailesi olarak şükranlarımızı sunar, şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da güvenlerine layık olmaya çalışacağımızı ve her zaman yanlarında olacağımızı bildiririz.
H. Serdar Yalçınkaya
*
senozderesi.com haber merkezi