'Habu köye de yaşomak bitti' haberi için yazılan yorumlar

İsmail Akyıldız [ 03 Ekim 2009, 13:12 ]
Sevgili Sinan yazmış olduğun güzel yorumlar için sana çok teşekkür ederim.

Duygular ölçü tanımıyor çok defa. Bu iltifatlarını hakkedebilmek için daha çok çalışma gücü ile dolduğumu söyleyebilirim.

İnsanın çabalarının karşılık bulmasından, birileri tarafından bu çabaların değerli bulunmasından, anlaşılmasından daha güzel bir şey yok galiba. Özellikle samimi emeklerin, sahici ürünlerin takdir edilmeyip hor görüldüğü böyle bir devirde.

İyi yürekliliğin için tekrar teşekkür ediyorum.
Sinan Akçal [ 28 Eylül 2009, 13:16 ]

SON AMAZONLAR

Bir tablodaki gözler, bir müzik parçasındaki kulak, bir aletin kullanıcıyı ne kadar rahatlattığı o eseri yaratanın ne kadar yorulduğu ile
alakalıdır.

Ne gözlerimi bu tablodan, ne kulaklarımı bu müzikten, ne de hafızamı ve hafsalamı bu destansı yapıttan saatlerce ayıramadım.

Uzunca bir süre çekilen acıları hissettim. Ardından Senoz'un dağlarında yankılanan türküleri dinledim.

Güneş Sarınboğaz'dan son ışıklarını gönderirken karşı dağlara çevirdim başımı. Uzunca bir süre baktım son çırpınışlarına kuşların.

Sevgili İsmail yapmış olduğunuz bu çalışmayla Senoz'da yaşayan bu son amazonların haklı isyanlarını, destansı yakarışlarını, bu ayıbı görmezden gelenlerin yüzlerina bir tokat gibi vurmuşsunuz.

Bunu yaparken öyle bir ışık saçmışsınız ki, ancak gölgesinde kalabilirim.

Takdir ve ihtiramlarımı sizi tanımaktan duyduğum mutluluğu belirtmeden edemeyeceğim.

Bu lirik yönü doyumsuz, kusur kabül etmeyen, görkemli bir bütünlük taşıyan destansı şaheseri defalarca okudum.

Başımı ellerimin arasına alıp dakikalarca düşündüm. Her kelimesini düşünce süzgecinden geçirdim. Anlatılmaz bir keyf, anlatılmaz bir duygu yoğunluğu içinde yer yer gözlerimin yaşardığını, duygularımın kabardığını, içimdeki çağlayanların coştuğunu, volkan olup fışkırma noktasına geldiğini söylersem inan ki abartmış olmam.

Bu bir medeniyetin, bir kültürün yok oluşunun, sindirilişinin destanıdır diyebilirim.

Ayrıca bir insanlık ayıbını, bir utancı, bir acıyı kaleme alıp edebi bir eser yaratmışsınız ki bu eser Orhun Kitabelerini, Dede Korkut Hikayelerini ve
daha bir çok tarihsel metni kıskandıracak kadar güzel olmuş.

Sevgili İsmail bir kültürü yaratmak hiç de kolay olmuyor, fakat yok etmek o kadar kolay ki zulmün elinde. Bir anda yıkıp ortadan kaldırabilirsiniz.

Amin Moulofun Afrikalı Leo adlı kitabını anımsadım. Bence siz bir kültürü yeniden yarattınız. Nesli tükenme noktasındaki bu insanların dramlarını
şiirsel bir dille ölümsüzleştirdiniz.

Ders alınacak bir anlatım, ibret alınacak bir öykü, bir destan yaratmışsınız.

İnanıyorum ki yaptığınız bu müstesna çalışma edebiyat tarihindeki yerini mutlaka alacaktır.

Herşey gönlünüzce olsun.

Hoşçakalın.
İsmail Akyıldız [ 22 Eylül 2009, 17:36 ]

Kuğunun son şarkısı benzetmesini çok sevdim.

Evet bunlar Senoz'un son şarkıları
ebru [ 21 Eylül 2009, 21:20 ]
bu kadınlar son köylülerimiz kuğunun son şarkısı bunlar
Ruhi Okumuş [ 15 Ağustos 2009, 17:02 ]
çok güzel ya çok
Cimilli Meryem [ 24 Haziran 2009, 11:38 ]
habu istonbole da yaşomak işi bitti ne edecauk şimdi
biberozli [ 26 Mayıs 2009, 20:54 ]
heyyt be teyzeme bak helal ollsum yaa
ismail akyıldız [ 20 Mayıs 2009, 15:45 ]
YAŞOMAK İŞİ

Senoz'da şirketlerin faliyetleri bir hafta önce TEKRAR durduruldu. Senozlular Senozda YAŞOMAK İŞİ'nin bitmiş olduğunu düşünmek bile istemiyorlar.

bayram holoğlu [ 18 Mayıs 2009, 19:54 ]
gayet güzel,
teyze her açmazı anlatmış..

Buğra [ 17 Mayıs 2009, 16:49 ]
Keşke hep beraber eğnaçor daki küçük odalarımıza dönsek...

Kalemine yüreğine sağlık abi;)

Her zaman ki gibi...
Salih Karakaş [ 17 Mayıs 2009, 15:51 ]
gürgenli büyükannemiz biz senozluların dertlerine dil olmuş. eminimki hepimiz aynı duyguları paylaşmaktayız bugunlerde. vadimizin kültürümüzün yok edilmesini belkide kendi ellerimizle yok edişimizi en güzel cümlelerle en güzel kelimelerle dile getirmiş. kendisine allahtan uzun ömürler versini diyorum allah buyuklerimizi başımızdan eksik etmesin. herzaman duygularımıza tercüman olsunlar bize yol göstersinler. fakat hes ler konusunda vadimizin talan edilmesi konusunda kendimi çokta boynu bükük hissetmiyorum. ben o vadinin bir ferdi olarak kültürümün ve dede topraklarımının korunması konusunda bir nefer olarak görüyorum ve elimden geleni her zaman korkusuzca yapacağıma emin görüyorum. Burda asıl boynu bükük olması gerekenler vadimize futursuzca ve ahlaksızca girenler olmalıdır ve onların boynunu bükük bırakmak için üstümeze düşen her neyse gözümüzü kırpmadan yapmamız gereğidir. yeterki birlik olalım kim olduğumuzu hatırlayalım. bize boynu bükük beklemek yakışmaz. senozluya yakışanı yapalım.
Salih Karakaş www.senoz.net
yuksel kabaağaç [ 14 Mayıs 2009, 17:29 ]
çok etkiliyici
cerençonli [ 12 Mayıs 2009, 23:35 ]
gürgenli beyukonayi eğnaçorden tanırım yeylenun en korkusuz karisiydi
ahmet yazici [ 11 Mayıs 2009, 22:32 ]
butun senozlular bu teyzemizin buyukannemizin sesine kulakversin sahibetluk etsun
hüseyin boncukcu [ 10 Mayıs 2009, 23:20 ]
HER YERDEN BOYNUMUZ BUKUKTU BİZUM...............
ismail akyıldız [ 09 Mayıs 2009, 03:51 ]

Güzel, samimi yorumlarınız için teşekkür ederim.

Bende sizlerin yorumlarını okuyunca hüzünlendim. Benzer duygular içersinde olduğumuzu görmek ne güzel. Herbirimizin Gürgenli beyukona'nın kederini paylaştığını görüyorum.

Birgün deremizle birlikte, bu son hakiki Senozlu'larımızı da kaybedersek kuşkusuz kederimiz daha derin olacaktır.

Sevgiler
mustafa Akyıldız [ 08 Mayıs 2009, 18:30 ]
yaylar denince akla öncelikli olan bazı şeyler gelir , nedir bunlar Köç , Çobanlık, koruculuk,duman , güneş vs vs .
   bizim yaylalarda erkek nufüsü az olurdu bu nedenle bazen erkeklerin yapması gereken şeyleri kadınlar yapmak zorun da kalırdı, Örnek verecek olursak ,seğere kurt dalmış kesilecek, yuvarlanmış yada erkek yok kesen,yada ba başka yaylanın malı (sürüsü) sizin otlağınızda kim sürecek erkekler, ama çoğu zaman erkekler yok ,İşte bu işleri yapabilen kadınlara bir ad vermek gerekir aslında kahramnalıkla ilgili,biz sadece gürgenli derdik başka bir isim takmaya gerek yoktu , gürgenli beykona varsa o yaylada sorun olacak bişe olmazdı bi nevi yaylaların kıraliçesiydi,

Onunda boynu büküldü kimlere dayak atmamıştı ki, kaç mal çobanı kovalamış ,kaç inek kesmiş ve nice bilmediklerimiz,ama onunda boynu bükülmüş, bu hayat bu kadar acı işte.

ne diyelim allah cc boynumuzu büktürmesin
ibrahim temurci [ 06 Mayıs 2009, 13:07 ]
yaşomak işi köylere hemen hemen bitti istonbole zate yaşomak hiç yoğidi bizim için.. ne güzel anlatmış gürgenli beyukona allah uzun ömürler versin
muhammed [ 05 Mayıs 2009, 15:44 ]
ağlamamak için kendimi zor tuttum valla bizumda her yerden boynumuz bukuldi Gürgenli beyukona oma senun derdun bizumkinden beyuktu memleketumuz köylerumuz elden gideyi allah uzun omurler versun
mustafa arıcı buzlupınar [ 04 Mayıs 2009, 17:31 ]
ismail kardeş sanırım hahoçtensin .inan bumesneliliyaziyi okurken inan hüzünlendim bi an eğnaçor,karos başi,cofk un yeylesi ,tevendeğ şaheni ve tum o yerler aklıma geldi ve kendimi 40 yıl evvele götürdü.koca günler demeden insan ken dini alamiyor.şimdi kendi çocuklarımıza bunları söyleyince hiç bi şe anlamıyorlar.gidiyor yavaş yavaş o eski kültürümüz yazık çök yazık.ya yaa...selamlar.
Mevlüt MALBASTI [ 02 Mayıs 2009, 23:35 ]
Gürgenli Ona, ellerinden öperim. Allahim sana sağlık, sihhat ve uzun ömürler versin. Sizlerin hayatta olması, bana rahmetli (Esma) Onomi hatırlatıyor. Ben belki Avrupa'nın değil, Dünya'nın en zengin ülkelerinden birinde, (İsviçre) de yaşiyorum. Fakat bizim ülkemiz gibi güzel, bizim yöre gibi şirin yer ben buralarda göremedim. Bizim Çart'ta beğenmediğimiz Plunç, Avaydeldeki Aşomol, burada İsviçrelilerin bahçesini, Gabonda beğenmediğimiz veya görmezlikten geldiğimiz Komar, Bozlarin sırttaki Çimçir de ayni şekilde Balkonlarında, Evlerinin içerisinde Çiçek vazifesi görüyor. Dükkanlarda, Çiçekçilerde satılıyor. Daha sayamayacağim kadar güzelliklerimiz. Yani yöremiz'in, Köyümüz'ün kıymetini senden iyi bilen olurmu? Hayır, olamaz. Sen, Tuthul'a gidemedinmi tabii rahatsız olursun. Sen, Terle'nin artık Orman olduğunu görünce mutlaka Üzülürsün. Seni çok iyi anlıyorum. ''Tilki'nin döneceği yer nasıl Kürkçü'nün Dükkanı'' ise, herkes sonunda yine Köye dönecek. Fakat belki zamanında geriye bıraktığı, o güzellikleri bulamıyacak. Çünkü bugün Köyümüz artık Beş-Kuruş'a satılıyor.

Mevlüt MALBASTI